Beklenen karar : Türklerin sınırdışı edilmesi artı

Anzeige Werbung Kanzleien Anzeige

Leipzig kentinde Federal İdari mahkemesinin (Bundesverwaltungsgericht) 03.08.2004 tarihindeki, esas no 1 C 29.02 kararı Almanya ve Türkiye arasında diplomatik trafiğin yoğunlaşıp gerginleşmeye yolaçtığı izleniyor. Karar neyi içeriyor ?

Uzun süredir Almanyada yaşayan oturum statüsünü işyerine veya türkiyeli ailesine bağlayan bir türk Vatandaşının oturum müsadesinin geri alınması yeya sınırdışı edilmesini zorlaştıran bir karar.
Yürürlükte olan ve 01.01.2005 tarihinden sonraki kanun Türkler için sadece kısmı olarak uygulanacığını bildiren bir karar.

Türkiye ile Avrupa Ekonomik Topluluğu arasında bir ortaklık yaratan Anlaşma 1963 yılında imzalanmış ve AB yolunu açmıştır. Arkasından Katma Protokülü eklenmişdir ve Ortaklık Sözleşmesi 1980 den itibaren sosyal ve ikamet hakkında işciler ve onların aile fertleri hakkında AB Hukuku statüsünde olan Sözleşme imzalanmıştır. Almanya başta bu Sözleşmeden hiç bir hak edinilemeyeceğini idda etmiş olsada Avrupa Adalet Divanının (EuGH- Europäischer Gerichthof) verdiği kararlarla bu görüşün aslı olmadığı biliniyor. Almanya buna rağmen Ortaklaşma Sözleşmesini uygulamada zorlanıyor. Federal İdari mahkemesi hangi olay üzerine karar verdi ?
Kuzey Rayın Westfaliya Eyaletinde yaşayan 1959 doğumlu Türk vatandaşı Almanyaya 1977 yıllında ikamet etmiş. Çesitli işlerde çalşmış ve 1986 senesinde Aufenthaltsberechtigung olarak oturma hakkını almış. 1990 yıllında Avusturyadan Almanyaya 12 kg eroin transit etmiye çalışmış ve sınırda tutuklanmış.
12 yıl hapis cezasına yargılanmış ve 8 yıl içerde yatmış. Son bir senedir iş bılmuş ve aynı işyerine devam etmektedir. Alman Yabancılar kanunun 47nci maddesine göre yurtdışı edilmesine karar verilmiş (Ausweisung). Federal İdari mahkemesi Kuzey Rayın Westfaliya Eyaletinin Danıştay kararını bozuyor ve kararın ölçülük ilkesine ve AB hukukuna aykırı olduğunu bildiriyor. Danıştay Avrupa Hukkunu gözönünde tutarak kendi kararını incelemek zorunda kalacak. Belki Danıştay yurtdışı kararını Avrupa hukkunu uygundur olarak tekrarlıyacaktır. En son söz hakkı belki Avrupa Divan Mahkemesine kalacaktır. Bu soruna yönelik davalar açılmıştır.

Avukat Ünal Zeran, Kasım 2004